Elde var dört.
Bu da ne demek diyeceksiniz. Haklısınız. İlk üçü neydi ki dört oluyor? Zaten konu ne? Neden “kayıp” bir yazı. Bunları anlatabilmek için geçen yıla, Metin’i yitirdiğimiz günlere dönmemiz gerekiyor.
Bir yıl ne de hızlı geçmiş. Metin’i kaybedişimizin yıldönümüne ne kadar hızlı gelmişiz. Daha dün gibi görünüyordu kaybı, o kadar tazeydi solun saflarında hissedilen sızı. Demek ki sızı uzun sürecek.